Sadullah Kısacık'tan Faize ve Konut Krizi Bütçesine Sert Eleştiri

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçe görüşmeleri tansiyonu yükseltti. Görüşmelerde söz alan DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Sadulla

Yayın: 05 Aralık 2025 - Cuma - Güncelleme: 05.12.2025 15:27:00
Editör -
Okuma Süresi: 2 dk.
Takip EtGoogle News

Kısacık, ülkede artan hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon nedeniyle konuta erişimin imkânsız hale geldiğini belirtti. TOKİ üzerinden örnek vererek, “Dar ve orta gelirli vatandaşlar için konut sahibi olmak artık bir hayalden ibarettir,” ifadesini kullandı.

 
 

Bütçenin On Katı Faize Ayrılıyor

Milletvekili Kısacık, kamu finansmanındaki dramatik dengesizliğin, Bakanlık bütçesinin yatırım kapasitesini ciddi şekilde kısıtladığına dikkat çekti. Rakamlarla yaptığı değerlendirmede, Bakanlığın bütçesinin on katının faiz ödemelerine ayrıldığını vurguladı.

Kısacık, ekonominin daha iyi yönetilmesi halinde faiz ödemelerine ayrılan 2 trilyon 742 milyar liranın şu hayati alanlara yönlendirilmesi gerektiğini savundu:

  • Deprem bölgesinin yeniden inşası

  • Kentsel dönüşüm projeleri

  • Şehir ve çevre altyapısının iyileştirilmesi

500 Bin Konut Projesi Yetersiz Kalıyor

Konuşmasında konut krizi başlığına geniş yer ayıran Kısacık, dar ve orta gelirliler için planlanan 500 bin konut projesine yapılan 5 milyon başvuru sayısının, ülkenin ağırlaşan sosyo-ekonomik tablosunu gösteren en çarpıcı delil olduğunu belirtti.

"Bu konuta erişim yarasına pansuman bile değil. Konut sorunu, sadece inşaat yaparak değil, öncelikle alım gücünü artırarak ve ekonomiyi yeniden ayağa kaldırarak çözülebilir."

Kısacık, 2010'lu yıllarda olduğu gibi, çalışan ailelerin tek bir maaşla geçinip diğeriyle ev sahibi olabildiği bir ekonomik düzeye dönülmesi çağrısında bulundu.

Depreme Hazırlıkta Ciddi Eksiklikler Sürüyor

6 Şubat depremlerinin ilk anlarında yaşanan aksaklıklara rağmen, Bakanlığın depreme hazırlık ve kriz yönetimi süreçlerinde hâlâ ciddi eksiklikler bulunduğunu öne süren Kısacık, karamsarlığını dile getirdi:

  • Kurumların olası bir depreme karşı müdahale anlamında hazır olmadığı anlaşıldı.

     
     
  • Acil Eylem Planı’nın olmaması ve Risk Azaltma Stratejilerinin 2021 yılından bu yana güncellenmemesi, yeni bir afette tekrar kaos ve koordinasyon sorunlarının yaşanma riskini artırıyor.

#
Yorumlar (0)